3 3

Mini Dada (Dede evi)

Olduk mu size 33. Evet koca bir  3 3. :)  Uzun yıllar geldi geçti. Daha gençsin diyenlere nereden bakarsan bak 33 diyorum, rakamları da ters çeviremiyorsun. Ne olursa olsun güzel ve dolu dolu bir 32 bitti. Her anımı sevgi ve güzellikle geçirdim. Şükürler olsun. Mücadele ise sonunda kadar dediğim bir yaştı aslında. Hani bazı şeylere hiç şaşırmadığın o yaşın başlangıcı vardır ya. Sanırım benimki de 32 oldu. Şimdi çok daha güzellikler gelsin diye açtım kollarımı kocaman bekliyorum.

🧡🙏

Tabi her sene olduğu gibi benim kutlamalar bir gün önceden başladı ve 4-5 gün ayrı kutlama yaptım sanırım. Özel ve grup olarak çok güzel anlar yaşadım yine. Bir akşam anneciğim bize muazzam bir masa hazırladı. Sayamadığım kadar meze vardı. Resmen 3-4 gün yendi ve tadına bakmayan kimse kalmadı sanırım. Kadıköy'de en sevdiğimiz mekanda buluştuk. Sahilde bir restorana gittik.En yakın arkadaşımın kızı ile aramızda çok az gün var. Onlarda bana sürpriz yapmışlar. Miniğim ile üfledik mumlarımızı. Resmen doğum günü haftası yaşandı. Artık bir ara "bitmedi doğum günü şenliklerin" dedi. :)

Yalova'ya gittim yine haftada bir kaç kere. Bir gece kaldım hatta. Seviyorum şehri. Hatta çingene pazarına bile gittim. Ağzım açık kaldı. Neler neler var içinde. Öyle güzel antika kahve takımları, sürahiler, viski ve likör takımları vardı ki. 1960-70-80-90'dan kalma muazzam güzellikler ama fiyatlarda tabii uçuk mu uçuk.

29 Ekim'de Bağdat caddesine gittik annemlere. Resmen ama resmen izdiham vardı. Ben böyle bir kalabalık hayatımda görmedim. İnsan seli, adım atılmıyor. Coşkulu kalabalıklar, sloganlar ve marşlar eşliğinde yürüdük yürüdük...Tüyler diken diken karşıladık 100. yılımızı. O kalabalığı gördükten sonra kim ne yaparsa ne yolu denerse denesin cumhuriyet ilelebet bizim olacaktır. 10 Kasım sabahı ise tam vapurdan indiğim zamana denk geliyordu. Biraz bekledim ve tüm vapurlar korna çalmaya başladı. Siren sesleri insanların aniden hazır ola geçişi... Ağlamamak için dişlerimi sıktım resmen.

Dün gece ise Atatürk filmine gittik. Duygular şelale bu sıralar değil mi ama. Salon full kalabalıktı. Annemlerle gittik. :) Nasıl geçti 2 saat anlamadım. Aras güzel bürünmüş. Çekimler, replikler muazzam. Bu filme tek eleştirim Aras çok fazla duygu yüklemiş. Ama muazzam, muazzam. 5 Ocak'ta ikinci filmi gelecekmiş. Sabırsızlıkla bekliyorum.

Ben bir Marvel fanıyım. Aslında kendi evreni olan tüm fantastik filmlere bayılıyorum. Loki 2. sezon yayınlandı. İki günde bitirdim. Çok kritik noktada bitti. Şimdi ise Nick Furry'i anlatan Secret Invasion'a başladım. Fantastik dünya filmlerini gerçekten başarılı yapıyorlar. Kayboluyor insan içinde. 

The Morning Show bitti bu hafta. Üzüldüm bittiğine. Kadın mücadelesi izlemek çok güçlendiriyor beni.Her sektörde var olan ayrımcılığı gayet güzel işliyorlar. Cinsiyet-ırk her türlü ayrımcılığa karşı bileklerinin gücü ile savaşıyorlar. İzlemenizi tavsiye ederim. Apple tv'de.

Kedicik belgeselini uzun zamandır duyuyordum çevremden. İzleyince çok sinirleneceksin diyorlardı hatta. Gerçekten de öyle oldu. Aklım hayalim zor algıladı inanın. Bu ne türden bir kötülüktür. Size yıllarca dokunulmaması ise pesss pessss. Mağdurların anlattıklarını dinlemek bir kadın olarak inanılmaz yaraladı ve öfkelendirdi. Kadınlar olarak birbirimize sahip çıkmamız lazım. Fesatlık yapmak yerine gerçekten koruyup kollamalıyız. Hiçbir kadını böyle kötü kaderine terk edemeyiz, etmemeliyiz.

Sosyal medya fenomenlerinin haberlerini "hahhh hiç şaşırmadım" diye takip ediyorum. Aslında Feyza Altun'u takip ediyorum. Açık konuşayım takip ettiğim ve bildiğim hatta algoritmamın bile karşıma çıkarmadığı kişiler. Olayları öğrenip, incelediğimde ise tiksindim resmen. Tepsilerde sergilenen altınlar, kulağa takılan bilezikler, külçeler... Son model arabalar evler... Kimse bunları birkaç senede gerçek emeği ile kazanamaz. Yani böyle bir dünya gerçek olsa hepimizin sahip olması gerekirdi. Hepsi kozmetik markası çıkarmış. Bende kozmetik sektöründe çalışıyorum. Bu kremlerin öyle aniden üretilmesi mümkün değil. Bazıları ise çocuklar için macunlar falan çıkartmış. En komikte neye rastladım biliyor musunuz? Cilt serumu çıkartmış bir tanesi, onu yüzüne uyguladığı bir video çekiyor. Fakat önce makyajını temizlemek zorunda. Ama ağzımı açık bırakan şey şu ki. Serum çıkartacak bilgisi ve deneyimi olan şahıs bebek poposu silmek için kullanılan ıslak mendille makyajını çıkartıyordu. Makyaj temizleme mendili ayrıdır, diğer ıslak mendiller ayrı. Ve insanlar bunlara güvenip o ürünleri satın alıyorlar. Bilgi değil, şöhret sattırıyor. Ve hiç sağlıklı değiller. "Bize bunun şunu şununu da yap abla dediniz, sizin için yaptım. Yarın satışta." Şaka mı? 4 al 3 öde. :) Bilmem ne bakanlığı onaylı. Cahillik ile para kazanıyorlar. Ve bunların bu şöhretinin, görgüsüzlüğünün sebebi, ağzı açık izleyen kitleleri. Neyse ki gerekli kurumlar yapması gerekeni yapmaya başlamış. Takip ediyoruz bakalım.

Yıl sonu geliyor ve bizim Şekerci Cafer Erol zamanımızda geliyor. Vitrinler yakında başlar süslenmeye. Heyecanla bekliyorum. 

Böyle uzun ve yoğun birkaç haftaydı. Yine tempolu bir hafta bekliyor..

Herkese kocaman sevgiler.

Dada