Esas Biz

 

Pinterest


Yaptığımız iş bizi nasıl tanımlar ?

The Morning Show 2. sezon bana bunu düşündürdü.

Biz yaptığımız işler miyiz?

Yoksa işin dışında hepimiz aynı mıyız?

Hayatının yarısından fazlasını çalışarak geçiren insan zamanla yaptığı işe mi dönüşüyor?

İşi hayatımızdan çıkartınca anlamsız mı kalıyoruz?

Ya da işimizi yapıp mesaimizi bitirdikten sonra çok başka biri mi oluyoruz?

Mesela çok iyi bir terzi yine iyi bir firmaya takım elbise dikimi yapıyor. Aslında takım elbise dikmeyi sevmiyor. Ama biz onu bilmem ne firmasına takım elbise diken biri olarak tanımlıyoruz. Direk onu o firmayla ve takım elbiselerle bağdaştırıyoruz. Aslında o sadece bir terzi. Başka dikim zevkleri ve becerileri var. Veya yine bu terzi örneğinden yola çıkarsak terzi bizim için sadece terzi mi? Yani erkek veya kadın olması, çok eşli olması,cinsel kimliği, dış görünümü, tuttuğu takım vs gibi özellikler bizi ilgilendirir mi? Dış görünüşü bize uymadı diye işini kötü yaptığını varsayıp ona iş götürmez miyiz?

Dizi de aslında buna benzer bir konuya değiniliyor. Kadın ben bir sabah programı sunucusuyum ve benim kiminle yattığım sizi ilgilendirmez diye isyan ediyor.

Benim de işte, tam da burada beynimde ışıklar çakmaya başladı. Bende genelde işimle bağdaştırılıyorum. İşim gereği ve kendimde sevdiğimden her zaman makyajlı ve saçım yapılı oluyor. Bazen cildim dinlesin diye, bazen de canım istemediğinden hiçbir şey yapmam. Bunu gören bazı kendini bilmezler "Aaaa makyaj yapmamışsın,aaaa bir şey mi oldu." . Ben hayır ya canım istemedi diye açıklama yapınca da " E canım bir maskara da sürmemişsin." . HÖNK!

Bu da ırkçılık gibi bir türden ayrımcılık bana kalırsa. Ben işimi yapıyor muyum? Çalışma saatlerimde en yüksek performansımı sergiliyor muyum? Evet. Eee sanane arkadaşım. Senin benimle ilgili böyle bir yorum yapmaya ne hakkın var. 

İşte, işimizle esas kendimiz hakkında karıştırıldığımız nokta bu. İşi bu ya o da böyle olmalı. Direk bir kalıba sokuluyoruz. Sanki işimizden başka bir hayatımız yok, sadece iş yerlerine aitmiş gibi zannediliyoruz.

Yani doktorsun ama sen kanser olamazsın demek gibi bir şey. Çok basma kalıp insanlar olmaya başladık. Hayatımızı sadece işlerimize odaklı yaşamaya başladık belkide. Belki bende insanlara bu türden baskılar yapıyorum fark etmeden. Ama sağolsun The Morning Show bu konu da bir aydınlanma yaşamamı sağladı. 

Her bireyi işiyle değilde esas kendisiyle ilgilenmeyi seçiyorum artık. İnsanlara işin nedir diye sormayı bile bırakabilirim. Özellikle bizim gibi kapitalizmin en vahşisinin yaşandığı ülkelerde kimse sevdiği işi yapmıyor.Okullarda yeteneklerine ve zevklerine uygun eğitim görmüyor. Ders veren hocalar bile daha  dolgun maaşla iş bulabilelim diye, şirketlere yönelik eğitimler veriyor. Ve yine çoğu insan mezun olduğu bölümün mesleğini yapmıyor. 

Çalışma saatleri uzun olan bir ülkeyiz. Çalışmaktan kendimizi tanımaya fırsatımızın kalmadığı bir yer burası. Hobilerim neler, nasıl kendimi geliştirebilirim, dans veya bir enstrüman çalmayı öğrensem...bunların hepsi bu ülkenin yarısından fazlası için hayal. Hele işçi sınıfı şu an bırakın hobiyi evine kaç ekmek götüreceğini hesaplıyor. Çoğu insan ek iş bakmaya başladı.

Ama şunu çok düşünüyorum. Bu ülkede özellikle ne iş yapıyorsan herkes seni o zannediyor. Bu doğru bir tutum değil.Bazı insanlar için ise aşırı derecede sinir bozucu. 

The Morning Show'u izlemenizi tavsiye ederim. Apple tv dizisi, çok başarılı bir iş.İki sezon var. 3. sezon 2022 de yayınlanacak. Sabırsızlıkla bekliyorum. Her zaman insanı düşündüren dizilere denk gelemiyoruz maalesef.Bu tarzdan dizi önerileriniz varsa çok sevinirim.

Dada

Yorumlar

  1. Profesyonellik diye bir kavram var.. İş, işte kalır:) Buna göre insan değerlendirmek hiç mantıklı ve adil değil. Tabi kendini işine adayanları, gecesi, gündüzü işi olanları hariç tutuyorum:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İşe adayanların ki iş değil esas yaşam oluyor. :) O da bir tercih.

      Sil
  2. Basmakalıp insanlar olduğumuz fikrine tamamen katılıyorum. Bunu son zamanlarda çok sık düşünüyorum. Ezbere düşünüp ezbere konuşuyoruz. Derinlik yok. Genelde işi gereği sık makyaj yapan birinin arada sırada yapmaması, yüzünü dinlendirmesi kadar doğal bir şey var mı? Bunu akıl etmek ne kadar zor olabilir? Bir de ilk anda aklına geleni söyler oldu insanlar. Filtre yok. Bu yüzden sosyal medyayı bıraktım. Sadece instagramdan tanıdığın kilo almış birine neden "Şişmanlamışsın" yazarsın mesela? Bunun kime faydası var? Hepimiz ilk anda o kişinin kilo almış olduğunu gözlemleriz. İçimizden düşünürüz. Ama bunu dışından da söyleyenlerin olayı nedir? Vallahi ben çıkamıyorum işin içinden:)
    İş meselesi ise ayrı sorun. İnsanlar en azından bir iş sahibi olduklarına şükreder hale geldikleri için yaşamın diğer gereklerine yeterince önem veremez oldular. Ne diyeyim? Dilerim değişir.
    Diziyi merak ettim ama Apple TV yok:)
    Sevgiler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Diziyi tavsiye ederim,internette var bende oradan izledim valla :) Ahhh o kendini bilmezler o kadar delirtiyor ki beni....

      Sil
  3. İnsanlar maalesef dışarıya gösterdikleri profille yargılanıyor. Kimse insanın karakterine dikkat etmiyor. Dediğiniz gibi ya yaptığı işler ya da kendi hayatında yaptığı seçimler. Bence artık diktiğimiz tabularımızı yıkmanın vakti geldi.

    YanıtlaSil
  4. insan sevdiği işi yapmıyorsa, mutlu olamıyor :)

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Yorumlarınız beni geliştirir.

Popüler Yayınlar