Günlük 4

Sabahında erken uyanmalı bir gündü. Mis gibi kahvemi demledim, iki kupa içtim insafsızca.Berbat diyebileceğim rüyalarla uyandım ama. Artık ne kadar gerildiysem rüyamda dişlerimi aşırı derecede sıkmışım ki çenemi açamıyordum. Ağzıma biraz egzersiz yaptıktan sonra oturdu yerine. Karantina da bir de bu olay bela oldu başıma. Korona karantinası ilk başladığı günün sabahı çenem kitli uyandım. Çok etkilenmedim diyordum ama bilinç altı öyle bir dehliz ki içinde neler var bilmek mümkün değil. Uzun bir süre her sabah çenemi açmakla uğraştım. İşe tekrar döndükten bir kaç gün sonra düzeldi. Ama zor geçen gecelerde dişlerimi sıkmayı huy olarak kazanmışım demek ki sabahında yine çenemle mücadele ediyorum. Olsun, ne yapabilirim ki... Mücadele, mücadele, mücadele.

Saçlarım yine isyandaydı bugün, köpükle şekil vermeye çalıştım. Gözlerime de alt-üst kirpiklerimi tam çerçeveleyecek şekilde eyeliner çektim. Kulaklığımı taktım ve Zeynep Bastık'ın Uslanmıyor Bu şarkısını bir kaç kere dinleyerek iş yerime gittim. Yine ve yine soluksuz bir gündü.

Yarın Büyük Ada ya yüzmeye gideceğiz. Kuzenim ve yavrusu da gelecek. İş çıkışıma geldiler bizim canavara çok tatlı mavili pembeli mayo aldık. Yarın denizde pert edeceğim onu. Biraz çarşıda dolaştıktan sonra bize yemeğe geldik. Diğer kuzenlerim , onların köpeği Gofretto da bizdeydi. Derin kovaladı Gofret kaçtı. Harika anlardı. İkisi de o kadar masum ki. Birbirleri ile kurdukları o tatlı iletişime hayran kaldım. Bence her çocuk muhakkak evde bir hayvanla büyümeli. Onun sevgisi, sorumluluğu çok başka. Bir ara bizim canavarı parka götürelim dedik. Ama bizimki gerçekten değişik bir çocuk, salıncakta kendi sallanmak yerine boş salıncağı sallıyor. Bir ara bindi, bende arkadan ittirmeye başladım. İnanır mısınız haykıra haykıra şarkı söylemeye başladı. Bütün mahalle Derin'in sesi ile doldu.Hem sallanıyordu hemde  ben özgürüm diye çığırıyordu. Hem sallanıyor hemde saçlarını savuruyor, o kadar alem bir şey ki.  

Eve geri geldiğimizde hala şarkılarını söylüyordu. Şu çocuklardaki umursamazlık biraz bizde de olsa.Bizde binsek bir salıncağa saçlarımızı rüzgara karşı savurarak içimizden ne gelirse haykırsak. Ohhh düşüncesi bile nasıl keyifli. 

Onları yolcu ettikten sonra koşu bandına attım kendimi. Yarın sabah çok erken kalkacağım başka egzersiz yapamadım. Yarın için ufak bir çanta hazırladım. Pandemi den dolayı senelik izinler falan hep muallakta. Gidebildiğim kadar adaya gitmeye çalışacağım. Yarın yazın ilk denizle buluşmamı gerçekleştireceğim, ufaktan bir heyecan, küt küt.

Bu arada dün yüzümü vakumlu aletle temizlediğimi yazmıştım, abarttım falan demiştim. Gerçekten abartmışım, çenem morarmış. Kendimi biliyorum ama dozum yok benim. Allah'tan maske varda belli olmuyor.  

Bu yazıyı koyup , direk yatacağım sanırım. Yarın uzun bir gün olacak.

Günün şarkısı;

Dön Bak Dünyaya - Pinhani (İnandığın Masallar, 2006)

Sevgiyle kalın.

Dadanız.